DUYGUSAL ZEKA
Zeka nedir?
Duygusal zeka nedir? Yaşamda mutlu olmak ya da başarılı olabilmek için hangisine daha fazla gereksinim duyulmaktadır? Duygusal zeka(EQ) IQ'yu yönetebilir mi?
Belki de artık üzerinde daha fazla durmamız gereken bir konudur EQ! Duygusal zeka (EQ) son günlerde önemi hızla artan bir kavram haline gelmiştir.
Peki nedir Duygusal Zeka? Duygusal zekayı daha iyi tanımlayabilmek için öncelikle zeka kavramına değinmek faydalı olacaktır.
Zekanın bilim adamları tarafından çeşitli tanımları yapılmıştır. Bunlardan biri Weshler'in zeka tanımıdır. Weshler zekayı şöyle tanımlamıştır.:
"Bir bütün olarak amaçlı hareket etme, mantıki düşünme ve çevresine etki edebilme konularında ferdin topyekün kapasitesidir."
Zekanın 3 çeşit alanı bulunmaktadır.
Bunlar; Akademik zeka, Sosyal zeka ve Duygusal zekadır.
Akademik zeka sayısal ve sözel yetenekler alnı iken
Örneğin korku hissedildiğinde kaçma davranışı için kan akışı bacaklara yönelecektir. Öfke duygusunda kan akışı bir silahı tutma ya da birisine vurmayı kolaylaştıracak şekilde ellere yönelecektir. Mutluluk duygusuyla yüz kasları gevşer, enerji artar. Ayrıca kişide bir işi başarabilecek moral ve motivasyon artışı olur.
Üzüntü enerjiyi azaltır. Üzüntü duygusu bir kayıp ya da hayal kırıklığı durumuna uyumu sağlamaya yarar.
Hayatta başarı için zeka yeterli değildir. Zeka sadece düşünme ile sınırlı iken duygusal zeka istek ve motivasyonu etkilemektedir. İnsan beyninde duygusal beyin denen amigdala ve düşünen beyin neokorteks bulunmaktadır. Bu iki beyin arasında kuvvetli bir bağ vardır. İnsan beynine gelen her türlü uyarıcı önce duygusal beyne gelmektedir. İnsanın duyguları çok daha etkili olduğu için beyne gelen uyaranlar bazen süzgeçten geçirilmeden kişi harekete geçebilmektedir. Kendini çok öfkelendiren bir bilgi aldığında kişi zaman zaman o bilginin doğruluğuna ya da davranışından sonra kendisini nasıl etkileyeceğini düşünmeksizin harekete geçebilmektedir. Bu durum duygusal beyin ile düşünen beyin arasındaki bağın zayıf olmasından kaynaklanmaktadır. Yani duygusal zekanın düşük olmasından kaynaklanan bir durumdur.
Kişiler için kalıplaşmış, sinir sistemine yerleşmiş otomatik tepkiler vardır. Bunlar zaman içinde çevresel, ailesel faktörler aracılığıyla yerleşmiş olabilir. Örneğin okullarda kavga , şiddete dayalı disiplin olaylarında çok sıklıkla karşılaşılan bir durum şiddet davranışında bulunan kişinin "ama anneme küfür etti" şeklindeki savunmasıdır. Böyle bir uyaran geldiğinde o anı atlatıp ilk öfkenin yatışması beklenmelidir. Bu da duygusal zekanın gelişmesi ile ilgilidir. Kişiler o anda duygularını yönetemeyerek gösterdikleri tavırlar sonrası geri dönülmez, hayatlarını karartan sonuçlara maruz kalabilmektedir.
Duygusal zeka akademik becerilerden ve zekadan daha önemlidir. Kişiyi harekete geçiren, zekasını ve kapasitesini en iyi şekilde kullanmasını sağlayan şey duygusal zekadır. Bir davranış için harekete geçmeden önce bunun sonuçlarını süzgeçten geçirmesi duygusal zekanın gelişmişliği ile olmaktadır. Geleceğini belirleyen kişinin kendi tercihleridir. Bu durumda duygusal zekamızı geliştirmek için neler yapabiliriz?
Kendinizi tanıyın. Gerçekte ben kimim? Neye inanmıyorum? Neyi iyi yaparım? Bana ne zevk verir? Hayatımda hangi rolleri üstleniyorum, bunlardan hangisi gerçek gibi..
Duygularınızı ve onları kontrol etmeyi öğrenin.
Kendimi nasıl hissediyorum, bu duyguyu vücudumun en çok neresinde hissediyorum?
Böyle hissetmeme sebep olan nedir ve bununla nasıl başa çıkabilirim? gibi sorular duygularınızı tanımanıza yardımcı olacaktır.
İletişim kurma becerinizi geliştiriniz. Kendinizi ifade etme ve karşınızdakini anlayabilmek önemlidir.
Problem çözücü olun, problemlerle karşılaştığınızda ondan korkup kaçmak yerine üzerine gidin. Çeşitli problemler ve çözümleri üzerinde düşünün.
Eleştiriye açık olun, eleştirilmekten rahatsızlık duymayın. Bu kendinizi daha iyi tanıma fırsatı sağlayacaktır. Olumlu ve olumsuz yönlerinizi öğrenme fırsatı elde edebilirsiniz. Siz de onur kırıcı olmadan başkalarını eleştirin.
İnsanlar ile ilgilenin, yeni insanlar tanıyın. Başkalarının kültürlerini, duygu ve düşüncelerini, yaşantılarını öğrenin. Başkalarının hikâyelerini okuyun. Empatik olmaya çalışın.
Çocuklarımızın akademik zekalarının gelişimine verdiğimiz emek ve önemi duygusal zekalarının gelişimi için de verirsek daha yaşanılır bir hayatımız olacaktır. Bol empatili, hoşgörülü ve duygusal zekası gelişmiş bir toplum dileğimle. Sevgiler...
Kadriye AKKOYUN
Psikolojik Danışman